9 Mart 2016 Çarşamba

28.02.2016 Akyaka-Gökova-Elmalı-Karabörtlen-Çörüş-Gökçe Turu

Bisikletimizdeki örümcek ağlarını temizledikten sonra ilk turumuzu Akyaka dan başlatıp Elmalı,Portakallık,Karabörtlen,çörüş ve orman yolundan Gökçeye ulaşmayı ;Gökçe den sonra anayolu kullanarak akçapınar ağaçlı yoldan akyaka sahilde turu bitirmeyi planladık.İlk turumuza öykü ve sertaç (ben) katıldık.Yol hakkında fazla bilgimiz yoktu;özellikle orman yolu gps te görünmüyordu.Fakat bir gün önce Köyceğiz Tarkan bisikletten Faruk abi (selam olsun) tarif etmişti.Güzel bir pazar sabahı muğladan hareket ettik.
Saat 11 de bisikletlerimizin kurulumunu tamamladıktan sonra Akyaka dan yola cıktık.Akyaka pazar sabahı kahvaltıya gelenlerle dolup taşmıştı.Azmak kıyısından yolumuza devam ettik.
Gökova köyunun içinden geçerek orman içi fakat asfalt yoldan Yeşilova  köyune ulaştık.Bu arada solumuzda Çay deresi olduğu için çok sayıda çakıl-kum ocağı vardı.Çok sayıda kamyon yanımızdan geçerek temiz havamızı toza dumana kattı.Yeşilova köyunde ihtiyar amcanın yanına usulce sokulduğumuzda Ula 9km levhası dikkatimi çekti.Öykü nun yuzune bakınca ayn tebessumu gördum.O yol bizi bir daha ki tur için çağırıyordu.Yolda yemyeşil bahçelerin,tarlaların içinden hafif tempoda ilerledik.Ayrıca buyukşehir belediyenin araç çöplüğü dikkatimizi çekti.Malatya da olduğu için aramızda olamayan Çetin kardeşimize selam olsun diye memleketinin otobüsünün resmini çektim.
Fazla yokuş tırmanmadan Elmalı,Portakallık köylerinden Karabörtlene ulaştık.Portakallık köyunde bi amcanın "Selam olsun güzel ülkemin güzel insanları "diye selamlaması hoşumuza gitmedi değil.Ege sıcaklığı her yerde kendini hissettiriyordu özellikle köylerde. Kendimizi bir anda Karabörtlenin Çiçekli kısmındaki köprüde bulduk.Kendimizi hemen öğle yemeği için pideciye attık.Otlu peynirli pidelerimizi afiyetle yedikten sonra yola çıktık.Düldüllerimizin fotograflarını da pidecide cay içerken çektim.
Karabörtlenden çıkarken hemen önümüzde bir aracın kediyi ezmesi günün en kötu anıydı.İlk kısmı köy kahvelerine ugramadan ve az mola vererek gectik.Öğleden sonra Çörüş ve Yeşilçam köy kahvelerinde durmayı planladık.Yolu hiç bilmiyorduk ve Köyceğiz namnam köprüsünden karşıya geçtik.Sağımızda Orman Müdürlüğünün  fidanlığı ;solumuzda Namnam çayı vardı.Bir köprüden geçerken manzara hoşumuza gitti ve mola verdik.
Dümdüz bozuk asfalt yolda ilerledikten sonra önce Çörüş sonra Yeşilçam köylerine ulaştık.Fakat köy kahvesini bulamadık.Yeşilçam mandıra ile ugrasan bir köy.Her yerde inekler vardı.Köylülere burdan gökçe ye yol varmış dediğimizde siz bulamazsınız kaybolursunuz ormanda dediler.Öykü gps te de yolun görunmediğini söyledi.Bir karar vermemiz gerekiyordu ya anayola kızılyaka ya cıkıp şirinköye gidecektik ya da maceracı ruhumuzu ortaya koyacaktık.Tabi ki biz tahmin edileni seçtik.Çörüşte bir amca bize yolu çok güzel anlattı toprak yolun başlangıcına kadar geldik.Fakat 3 tane ormana toprak yol gidiyordu.Bir transitli amcayı durdurduk o da frene basmayı unutugu için  geri geri giderek dinledik.Dere kenarından toprak yollu  orman içine girdik.
Bir süre gittikten sonra yol 2 ye ayrılıyordu.Dereden de ayrılmıştık.Ortada sorabileceğimiz kimse yoktu.Gps de görunmuyordu yerimiz ve teefonda çekmiyordu.Sol yolu seçerek yokuş tırmanmaya başlayınca yolun dağa tırmandığını düşündük.Bizim iniş yapmamız gerekiyordu.Geri gelip diğer yola girdik biraz ilerleyince kovanlarına bakan bir arıcı denk geldi.O bu yolun Esentepe ye cıktıgını söyledi.Bizde geri dönup tekrar yokuş tırmanmaya başladık.Yokuşu tırmandığımızda zirvede 2 yol bizi karşıladı.Sola doğru çok sert iniş fakat dağa tırmanış vardı sağda ise orman içine yol gidiyordu.Ortada takip etmemiz gereken bir dere gözukmuyordu.Biz sağı sectik biraz ilerledikten sonra aşağıda dereyi farkettik.Hemen heyecanla geri dönüp soldan indik.Çok güzel bir dere ve yol bizi karsıladı.

6 km kadar dere solumuza dere sağımıza dağı alarak ilerledik.Beton elektrik direkleri karşımıza çıkınca medeniyetin yani Gökçe nin yakın oldugunu anladık.Gökçe ye yaklasınca onumuze sıra sıra arı kovanları cıkmaya başladı.Rüzgarlıklarımızı kapatarak hiç durmadan süratla inişe geçtik.Arılar vucudumuza çarpıyordu fakat hasarsız yanlarından gectik.Mola verip Gökçe'nin üstünden denizi izledik.
Muğla-Marmaris ana yoluna çıkıp Akçapınar köy kahvesinde çay molası verdik.Meşhur ağaçlı yolun içerisinden tekrar azmak kenarından Akyaka sahile ulaştık.
Akyaka içinde gün batımında  biraz turlayıp fotoğraf çekildik.Tur verilerini inceleyip,yorumladık.


 Yol manzaraları ve baharın uyanışını içinde izlemek müthişti.Güzel bir havada, ilk turumuz olduğu için  genellikle düz yol ve hafif tempo seçtik..Sadece Elmalı içinde köpek saldırısı olduğu için kısa süreli  rekor kırmış olabiliriz.Yaklaşık 59 km yol yaptık.Veriler ve rota  aşağıdadır.

İlk turun acemiliğiyle az fotoğraf çektiğimizi fark ettim.Bu açığı kapatacağımızdan eminim.Unutmayın "Yol sizi çağırıyor."


3 yorum:

  1. Bu yorum yazar tarafından silindi.

    YanıtlaSil
  2. Güzel bir çalışma olmuş. Elinize ayağınıza sağlık. rota bilgilerini harita üzerinden biraz daha ayrıntılı verirseniz daha güzel olabilir. pedalınıza kuvvet.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. teşekkur ederim tavsiyelerini dikkate alacağım

      Sil