Kontrapedals olarak haziran ayının ilk haftasında, rotamızı Isparta'ya çevirdik.Alper başkanın son dakika bize katılamama sebebiyle mesai sonrası 17.00 de Öykü'yle Muğla'dan yola çıktık.Burdur'da verdiğimiz akşam yemeği molasından sonra 22.00 de Eğirdir Altınkum plajındaki festival alanına ulaştık.Marmaris'ten hediyeleriyle gelen Coşkun'un da aramıza katılmasıyla gece 03.00 e kadar göl kenarında oturduk. Dalgaların sesi ile horlamaların sesi arasındaki mücadele hoş bir rekabet oluşturdu.
Tur şarkısı:https://www.youtube.com/watch?v=d4ft2DQdTQc
Sabah erken saatte çadırımın penceresini açınca çok güzel bir manzara ile karşılaştım.Parayla mı?
Kahvaltıdan sonra YA HAK diyerek 09.00 da pedala asıldık.Eğirdir- Adalarda kısa bir tanıtım gezisi yaptık.Yağmurun başlaması bile kimsenin moralini bozmadı.
Eğirdir'de kale önünde çekilen toplu fotoğraftan sonra askeriye yanındaki yokuşu hafif tempoda tırmandık.
Güçlüyüz,Cesuruz,Hazırız
Yol çalışması sebebiyle tek şeride düşen ve yağmurla kayganlaşan yolda kimse kazaya karışmadan İslamköy'e ulaştık.
9.cumhurbaşkanımız Süleyman Demirel'in mezarını ve müzesini ziyaret etme fırsatı bulduk.Ayrıca S.Demirel hakkında külliye müdüründen bilgi aldık.
İslamköy'den sonra kiraz bahçelerinin arasından Atabey'e ulaştık.Atabey'de Selçuklu medresesini gezdik.Bodrum'dan Hasan abimizin bizim için özenle seçtiği kiraz bahçelerine de yol boyu saldırdık.
Gönen belediyesinin bizi sıcak bir şekilde karşılamasından sonra protokolle beraber baraj gölü kenarında öğle yemeğimizi yedik.Orman içinde dinlenme fırsatı da bulduk.
Gönen'den ayrıldıktan sonra anayola tekrar çıktığımızda bizi rüzgar sürprizi bekliyordu.Güneykent'e kadar çok fazla efor sarf ettik.Özellikle son rampalar bitmek bilmedi.Jandarmalara kaç km kaldı diye sorduğumda hepsi az kaldı diye moral vermeye çalışıyordu.
Akşam 17.00 sularında festivalin keyifli geçen ilk gününü Güneykent'te sonlandırdık.Güneykent belediye başkanının katılımı ve sponsorluğunda yemeğimizi yedik.Yemekten sonra yakındaki Yunus Emre türbesini ziyaret edip ,kamp alanında ateşin başında toplanarak geç saatlere kadar "Akdeniz Akşamlarını" söyledik:)
İlk gün verileri:
2.GÜN
Festivalin ikinci gününde, Güneykent kamp alanında ,erken saatlerde uyandık.Kahvaltının ardından ilk önce gül yağı fabrikasını gezdik.Gül reçellerini denedik.
Fabrikada gül yapraklarıyla ve gül yağıyla iç içeydik.
Güneykent çarşısında toplu fotoğraf çekildikten sonra inişli çıkışlı ,toprak olan baraj yolundan Uluborlu'ya doğru hareket ettik.
Gül ve lavanta bahçelerinde sık sık mola verdik.Gül hasat zamanı olduğu için bahçede çalışan köylülerle de bol bol sohbet ettik. Güllerin içinden :)
Uluborlu'ya az yolumuz kala o kadar tırmanmışız ki rüzgar pervanelerine değdik.
Uluborlu'ya ulaştığımızda Kültür Derneği Başkanı Kemal Bey ve ailesinin misafirperverliğiyle karşılaştık.Kiraz ve çay ikramından sonra 10 km daha pedallayarak Senirkent girişinde toplandık.
Toplu halde ilçe sokaklarında turladıktan sonra ünlü filozofların sözü olan "Yemek dağların zirvesinde de olsa bulup;yiyiniz." uyarak öğle yemeği için Senirkent mesire alanına tırmandık.Hasan Abimizin hoş sohbeti sayesinde zamanın nasıl geçtiğini anlamadık.
Öğle yemeğinden sonra,yüksek tempoda yol alarak saat 17.00 de Eğirdir gölünün kuzeyindeki Taş Evi plajına ulaştık.Saman balyalarını da dekorasyonumuza katarak otağımızı kurduk.Ardından günün yorgunluğunu Eğirdir gölünün soğuk sularında yüzerek attık.
Muğlalı Muğlalıyı gurbette bulurmuş.
Akşam yemeğinde herkes vejeteryan menüsünü görünce et yemeyi bıraktı.:)
Gece geç saatlere kadar göl kenarında ,çaldığımız saman balyalarında oturup;sohbet ettik.Kontrapedals fraksiyonunun misyonu ve vizyonunu anlatıp;100.üyemize tatil hediye ettik.:)
Tur verileri:
3.GÜN :(
Festivalin son gününde kahvaltının ardından 09.00 da gruptan ayrı , Muğlalılar olarak erken hareket ettik.Akşam Muğla'daki işlerimize yetişebilmek için rotamızı az molayla ve hızlı şekilde bitirdik.Barla'da verdiğimiz öğle yemeği molasından sonra ilk gün başladığımız yer olan Eğirdir 'e 13.45 de ulaştık.Hemen bisikletleri ve eşyalarımızı toplayıp;akşam 20.30 da güzel anılarla Muğla'ya ulaştık.
Festivalin son gün rotası çok güzeldi. Sol tarafımızda masmavi göl;sağımızda yemyeşil kiraz ve elma bahçeleri vardı.Datça yollarında hissettik kendimizi...
Güzel geçen üç günün sonunda,gül kokuları içinde yaklaşık 240 km pedal çevirdik.Bu festivali düzenleyen ,yardımcı olan herkese ve festivale katılan tüm iyi kalpli insanlara teşekkür ederiz....