27 Nisan 2016 Çarşamba

16-17 Nisan 2016 Çanakkale Şehitlerini Anma ve Saygı Bisiklet Turu

Bu haftasonu  çok önemli ve anlamlı bir tura katıldık.Bizler için kanının son damlasına kadar savaşan atalarımızı ziyarete gittik.Muğla Bisiklet Derneğinin düzenlediği turda ilk gün 70 km ikinci gün 55 km pedal çevirdik.Cuma akşamı iş çıkışı hızlıca toparlandıktan sonra 17.30 da heykelde buluştuk.Heykelden bisikletlerimizle  Şehitler Anıtında yapılacak törene geçtik.Millet olarak çok sevdiğimiz protokol işlerini ve reklam fotoğraflarını hallettikten sonra bisikletlerimiz kamyonete ;bizler  de otobüsün arka dörtlüsüne kurulduk.
Tur şarkısı:https://www.youtube.com/watch?v=YZInGeH5Lp4
Bizleri uğurlamaya gelenlere teşekkür ederiz ama karşılamaya gelmemeleri bizi üzdü.:-)
Cuma akşamı 19.30 da Çanakkale'ye doğru yola koyulduk.Otobüs henüz Çine'ye gelmeden su koyuvermeye başlasa da Alper 'in yerinde müdahalesi ve talimatlarıyla sorun halledildi.Çine'de verilen kısa moladan sonra akşam yemeği için Menemen'de turumuzun güzel,uyumlu  çiftinin ( Kağan-Fatma) ayarladığı restoranta gittik.Gece yarısı restorantta gerek açlığımızı bastırmak  gerek de çiftimizin kredi borçlarını kapatmak için elimizden geleni yaptık.Asıl  kıyağı oradan ayrılmadan önce çiftimizin yakınlarından gördük.Aytaç şifresiyle yaptığımız alışverişle yoldaki sıvı stoğumuzu da tamamladık.Uykusuz fakat hoşsohbet geçen bir yolculuktan  sonra sabah 05.00 da Çanakkale'ye ayak bastık.Sahilde gün doğumunda kısa bir tur yaptık.
Kahvaltının ardından  bisikletlerimize şanlı bayraklarımızı taktık.08.00 de feribotla Kilitbahir'e geçtik.Feribotta, gece Edremit de molada pisuvarda tanıştığımız Dalamanlı Kemal arkadaşımızla Go-pro  üzerine konuştuk.Fraksiyonumuzun en büyük eksiğini inceledik.
Daha önce Çanakkale'nin rüzgarını ve soğuğunu görmüş biri olarak güzel bir hava bizi karşıladı.Yarımadaya ayak bastığımızda YA HAK diyerek turumuza başladık.Eceabat köyü içerisinden Kabatepe yolundan tanıtım merkezine kadar seri şekilde pedalladık.Tanıtım merkezine az bir yolumuz kala Alper yine sazı eline aldı ve bulunduğu ortamın etkisiyle, Hangi çılgın bana zincir vuracakmış şaşarım !!!diyerek  bisikletinin zincirini kırdı.İmece usulü sağdan soldan parçalar toplanarak Kemeraltı Bisikletten Ali Abi sorunu kısa sürede çözdü.Tanıtım merkezinde yoğunluktan dolayı sıra olmayınca tekrar orman içi yollardan Kum Koyuna hareket ettik.

Sağımıza denizi ,karşımıza Gökçeada'yı alarak kısa molalarla Şehitler Abidesine doğru yola koyulduk.Yolumuz genellikle düzdü sadece abideye girişte biraz yokuş tırmandık.

Abide de bizlerle fotoğraf çektirmek isteyen değişik grupları ve toplulukları da kıramadık:-)

Liseden matematik öğretmenimiz olan Nazmi Hocamızı hala bu kadar sağlıklı görebilmek bizi fazlasıyla sevindirdi.Zümrem olması sebebiyle meslek tavsiyelerini can kulağıyla dinledik.

Abide ve şehitlikte toplu fotoğraflardan sonra Çanakkale'ye dönüş için tekrar yola koyulduk.

Güzel bir havada uzun süre sohbet ederek  pedalladıktan sonra  önce Kilitbahir'e sonra feribotla karşıya geçip otelimize döndük.Faranjitim sebebiyle nefes almakta zorluk çekince , nöbetçi eczaneyi arayarak vaktimi harcadım.Dinlenemeden,uykusuz  akşam yemeği için sahilde restorantta buluştuk.Yan masadaki Bigalı dayıların da katılımıyla canlı müzik eşliğinde keyifli bir gece geçirdik.


Ayrıca bu gece Kontrapedals fraksiyonuna  ortak Akpedal grubunu da kurduk.Sıcakkanlı ,iyi kalpli insanların katılımıyla saadet zincirimiz büyüdü.Her kesime hitap eden bir topluluk olmaya başladık.


Geceyarısı 02.00 da  otelimize döndük. Sabah 07.00 de  kahvaltıyla ikinci ve son günümüze  başladık.Kahvaltıdan sonra sahilde kısa bir tur attıktan sonra feribot iskelesinde o gün ,önemli bir maça çıkacak olan takımımıza destek fotoğrafı çektirdik.

Feribotta kısa bir yolculuktan sonra Eceabat iskelesine çıktık.Wc önünde Kemal ile tanışmamızın şerefine fotoğraf çektirmeyi de unutmadık.
Eceabat iskelesinde, YA HAK diyerek pedallamaya başladık.Tur rehberliğini yapan Çanakkaleli bir bisikletçinin önderliğinde Bigalı köyüne ulaştık.Burada Atatürk'ün kaldığı evi ziyaret ettik.

Bigalı köyünden sonra Anafarta şehitliği içerisinden kısa molalarla yarımadanın diğer tarafı Anzak koyuna ulaştık..Anzaklara ait Soğandere şehitliğini görünce bizim göz önünde olmayan şehitliklerimizin   daha bakımsız olduğunu görmek üzücüydü.Sıcak  hava sebebiyle yol üzerindeki her gölgeyi değerlendirdik
 Etrafımızdaki görüntü adeta tablo gibiydi.

Yaklaşan şafak ayini sebebiyle Anzak koyunda çalışmalar devam ediyordu.Conkbayırı tarafına döndüğümüzde çok zor bir rampa bizi bekliyordu.Sıcak havada, otobüslerin yanından sıyrılarak sırasıyla Mehmetçiğe Saygı Anıtı,57.Alay Şehitliği ,Conkbayırı ve Kemal Yerine tırmandık.


Bu önemi yerleri gezdikden sonra sert inişlerle 16.00 da Eceabat 'a  ulaştık.İlk feribotu yakalayarak otelimize döndük.Askeri düzen duş ve hazırlık aşamasından sonra serbest zamanda Çanakkale çarşısında gezdik.Bisikletlerimizi tekrar araçlara yükleyerek akşam 19.00 da dönüş yoluna geçtik.Uykusuzluk ve yorgunluğumuza rağmen muhabbet ederek zamanı çabucak geçirdik.Sabah 05.00 de Muğla'ya ulaştık.(Şarj sorunu sebebiyle tur verilerini ve haritası yoktur.)
Bu anlamlı topraklarda pedallamamızı sağlayan ve bizimle beraber olan tüm güzel kalpli insanlara teşekkür ederiz.Bu tur aynı zamanda , iyi insanlarla tanışmamıza  ve dostluklar kurmamıza vesile oldu.Yaşamımızda güzel anılar biriktirdik.



















26 Nisan 2016 Salı

03 Nisan 2016 Muğla-Ula-Kent Orman-Yaraş-Sece Yaylası-Şeytanköy Bisiklet Turu

Nisan ayının ilk hafta sonunda güzel havayı fırsat bilerek  ;uzun bir bisiklet turu planladık.Fakat yaşadığımız talihsiz olay tüm tur planımızı değiştirdi.Uzun bir yol katedeceğimizi ve kahvaltı süresini de düşünerek 08.00 de garaj kavşağında  tam kadro buluştuk.Eksiklerimizi tamamladıktan sonra YA HAK diyerek pedalımıza bastık.
Sohbet eşliğinde üniversite Devrant yokuşunu kolaylıkla çıktık.Muğla henüz sisler altındaydı;şehir daha uykusundan uyanmamıştı.:-)Kahvaltımızı Ula Adapark da yapmaya karar verdik.Gidonumuzu Ula gölet yoluna  kırdık.Kısa süre içerisinde göl kenarındaki masamıza kurularak kahvaltımızı yaptık.
Saat 09.30 da kahvaltı çıkışı fotoğraf çekilmek için Öykü'yle köprü üstünde durduğumuzda talihsiz olay başımıza geldi.Alper tüm kahvaltı boyunca övgüyle bahsettiği bisikletiyle akrobasi hareketleri yaparken ;bir çatırdı sesi geldi.Yanına gittiğimizde ender görülebilecek bir olaya tanık olduk.Biz gidonumuzu nereye,hangi yola  kıralım diye düşünürken Alper gerçekten bisikletinin gidonunu kırdı.
Alper'in sol elinde bir gidon parçası  ile toprak yoldan Ula'ya vardık.Karşımıza çıkan bir inşaat malzemesi satan dükkana girdiğimizde yardımsever bir abimiz karşımıza çıktı.Anıl abi bize ,usta-çırak ilişkisi içinde yardım etmeye çalıştı.Bize yeri geldi vidayı iyi sık,penseyi doğru tut,testereyi eğme  diye bağırarak kızdı.Fakat çalışmalar sonuçsuz kaldı.Hatta gidon yaklaşık 10 cm daha kısaldı.Anıl abiden sonuç alamayınca Ula da bisikletçi aramaya gittik.
Üç aracı vasıtasıyla bisiklet tamircinin sesine ancak ulaşabildik.Evinden bize dükkana gidin geliyom diye seslendi.Fakat her usta gibi 1 saat sonra ancak gelebildi.Biz de o arada çocuklarla vakit geçirdik;kahvede çay içip sohbet ettik.
Bisikletçiden sonuç çıkmayınca tur rotamızı değiştirdik ve kentorman içinden Yaraş'a gitmeye karar verdik.Alper tek tarafla toprak yolda bisikleti kullanması alkışlanmayı hak etti.

Güzel bir rotadan ;orman içinde ilerlerken yine insanoğlu karşımıza çıktı.Ağaçların kesildiği bir bölge karşımıza çıktı.Bekçisine sorduğumuzda buranın gölet yapılacağını söyledi.Geçen sene mayıs ayında burdan geçtiğimde hiç bir çalışma yoktu.Kısa sürede doğayı mahvetmeyi başardığımızı gördüm.

Yol üstündeki pehlivan çeşmesinde mola verdikten sonra seri şekilde Ortaköy den ara yollara girerek Sece yaylasına ulaştık.


Sece yaylasına doğru çamurlu yollardan da geçmek zorunda kaldık.Sece restoranttaki molamızda, işletmenin  çalışanları tarafından güzel bir şekilde ağırlandık.

Şeytanköy'e geldiğimizde bir kalabalık dikkatimizi çekti.Kalabalığa daldığımızda kendimizi bir düğün yemeğinde bulduk.Karnımızı güzelce doyurduk.
Şeytanköy'de  büyük Beşiktaşlı olan Seba anısına yapılan parka uğradık.Daha sonra devetaşının altından pedallayarak 18.00 da turumuzu sonlandırdık.

Her ne kadar planlarımız değişse de neşemizden hiç bir şey kaybetmeden güzel bir tur yaptık.Alper , kırık gidonuna rağmen bozuk,taşlı  yollarda yaklaşık 57 km pedal çevirdi.Tur verileri şöyledir:




  .